Fethiye Evde Masaj-Masöz Esra Hanım
Fethiye Evde Masaj-Masöz Esra Hanım
Fethiye Evde Masaj-Masöz Esra Hanım Hepsi ona gülümsüyorlardı; Lord ve Leydi Rudland çok sevecendi, Olivia’nın yüzünden kurnazlık okunuyordu ve Winston… “günaydın, Miranda, ” dedi sıcak bir sesle ve gözleri… Onlarda… İlgi var mıydı? Aman Tanrım, Olivia haklı olabilir miydi? Winston’ın bakışlarında farklı bir şeyler vardı. “Çok iyiyim, teşekkür ederim, ” dedi Miranda, bütünüyle kararsız bir halde. Winston gerçekte onun kardeşi gibiydi, değil miydi?
Kendisi hakkında öyle düşünmesi mümkün olamazdı – normal olarak kendisinin de onun hakkında. Ancak o düşünebiliyorsa kendisi de düşünebilir miydi? Ve – “bütün sabah Haverbreaks’da kalmak niyetinde misin?” diye sordu Winston. “bir ihtimal bir gezintiye çıkabiliriz, diye düşündüm. Kahvaltıdan sonra, ne dersin?” Aman Tanrım. Olivia haklıydı. Şaşkınlıktan Miranda’nın dudakları aralandı. “Ben, şey, daha karar vermedim.” Olivia masanın altından ona bir tekme attı. “Ahh!” “Boğazına uskumru mu kaçtı?” diye sordu Leydi Rudland. Miranda başını salladı.
Fethiye Evde Masaj-Masöz Esra Hanım
Fethiye Evde Masaj-Masöz Esra Hanım Özür dilerim, ” dedi boğazını temizleyerek. “Öhö, yalnız bir kılçıktı sanırım.” “İşte bundan dolayı kahvaltıda asla balık yemem, ” dedi Olivia. “Ne dersin Miranda?” diye üsteledi Winston. Gülümsüyordu – bu gülüş, binlerce kızın kalbini kırabilirdi. Adeta çocuksu bir şaheserdi. “Gezintiye çıkalım mı?” Miranda bacaklarını dikkatle Olivia’nınkinden uzaklaştırarak, “Korkarım yanıma uygun bir kıyafet almadım, ” dedi. Gerçek buydu ve bu çok kötüydü, çünkü tam da Turner’ı kafasından söküp atmaya yardımcı olabilecek tek şeyin Winston’la gezinti yapmak olabileceğini düşünmeye başlamıştı. “Benimkilerden birisini ödünç alabilirsin, ” dedi Olivia elindeki kızarmış ekmeğin üzerinden tatlı tatlı gülümseyerek.
Birazcık büyük gelir o kadar.” “Tamam, hal böyle olunca, ” dedi Winston. “acele etsek iyi olacak. Nerede ise bir asırdır mevzuşmak için bu şekilde bir şansımız olmamıştı.” Miranda gülümsediğini fark etti. Winston geçinmesi rahat biriydi, şimdi bile onun bu isteğine karşı koyamamıştı. “Birkaç yıl oldu sanırım. Senin okuldan eve döndüğün zamanlarda ben hep bir şekilde İskoçya’da olmayı başarıyorum.” “fakat bugün başaramadın, ” dedi Winston mutlulukla. Çay bardağını eline aldı ve bardağın üzerinden ona gülümsedi. Miranda onun Turner’ın gençliğine ne kadar çok benzediğini görmekten adeta çarpılmıştı.
Son yorumlar